İlkokulumun son yılları idi...Ramazan ayı geldiğinde henüz oraklar (buğday biçimi/ buğday hasadı) yeni başlamıştı...

Ramazan gelmişti, tuttuğum oruçların iftarını etmek için bazan sade gazoz alırdım, çoğu kez de bahçemizdeki erik ağacından taze erik toplar ,kendime özel hoşaf yapardım.Biriken birkaç gazoz şişelerini hoşafla doldurup buzdolabında akşam ezanına kadar saklardım...

İftar vakti yaklaşınca o buzdolabından çıkarçıkmaz nemlenmeye başlamış birkaç şişe hoşafı alır ,hızlıca tenha bir odaya çekilir akşam ezanını beklerdim.Ezan okunur okunmaz günün yorgunluğunu ardı ardına içtiğim o birkaş şişe hoşafla çıkarırdım.Tabi yemeğe o küçücük midem de yer pek kalmazdı...Hey gidi günler heyyy...Şu an yaşım KIRK.

CEVAP GÖNDERİM FORMUCEVAP GÖNDERİM FORMU

Not : Lütfen küçük harf kullanınız.

Mesaj
Gönder

Önemli Not : Gönderilen mesajlar sistem tarafından kayıt altına alınmakta olup site yöneticileri tarafından görülmektedir. Lütfen bu hususa dikkat edelim ve başkalarını rahatsız edici mesajlar göndermeyelim.

Sayfa Üretim süresi1 :0,1582